Turkcell tarafından düzenlenen ‘Geleceği Yazanlar’ projesinin 10. yıl etkinliğine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, "Gençlerimize, sadece kendi geleceklerinin değil Türkiye’nin geleceğinin de, onların elinde olduğunu öğretmeliyiz. Zira bu vatan, tüm alanlarda ve sınırlarda, gençliğimize emanet” dedi.
Turkcell tarafından düzenlenen ‘Geleceği Yazanlar’ projesinin 10’uncu yıl etkinliği, Turkcell’in ev sahipliğinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın katılımıyla gerçekleştirildi.
Etkinlikte, Turkcell’in bu yıl ‘Geleceği Yazanlar’ projesi kapsamında hayata geçirmiş olduğu ‘Siber Güvenliğin Süper Kadınları’, ‘Geleceği Yazan Kadınlar - Gaziantep Yazılım Test Uzmanlığı’ ve ‘Gönül Bağı - Yazılımcı Yetiştirme’ programlarının mezuniyetleri gerçekleştirildi. ‘Siber Güvenliğin Süper Kadınları’ programının birincisi Esra Demir, ‘Geleceği Yazan Kadınlar - Gaziantep Yazılım Test Uzmanlığı Eğitim Programı’nın birincisi Hacer Taşçı ve ‘Gönül Bağı - Yazılımcı Yetiştirme Programı’nın birincisi Görkem Arslanboğan’ın plaketleri Emine Erdoğan tarafından verildi.
Programda konuşan Emine Erdoğan, “Ülke nüfusumuzun yarısını oluşturan, genç kızlarımızın ve kadınlarımızın, bu gelecek yazımında rol alması ise, ülkemizin gelişmesi için harcanan çabanın, iki katına çıkarılması demektir” ifadelerini kullandı.
"Türkiye’nin geleceğinin de, onların elinde olduğunu öğretmeliyiz”
Proje detaylarından bahseden Emine Erdoğan, "Proje kapsamında, şimdiye dek 10 milyon kullanıcıya ulaşılması; 30 bin gencimizin, dijital tabanlı, 300 gencimizin ise, sınıf içi eğitimle, iş dünyasına hazırlanıyor olması, mutluluk verici. Geleceği Yazan Kadınlar Platformu ile, genç kızlarımızın çalışma ve eğitim hayatına, değerli katkılar sunulurken, 2023 yılında, 7 binden fazla depremzedemize de, kişisel ve teknik eğitim desteği, sağlandı. Gençlerimize, sadece kendi geleceklerinin değil, Türkiye’nin geleceğinin de onların elinde olduğunu öğretmeliyiz. Zira bu vatan, tüm alanlarda ve sınırlarda, gençliğimize emanet” dedi.
"Gençleri ve ülkemizi, yeni geleceğe hazırlamak, birincil vazifelerimizden olmalıdır”
Kadınların yazılım ve siber güvenlik alanlarında sayılarının artması önemine değinen Emine Erdoğan, “Bu, emanet bilincine sahip gençler yetiştirmek, bu gençleri ve ülkemizi, yeni geleceğe hazırlamak, birincil vazifelerimizden olmalıdır. Ülke nüfusumuzun yarısını oluşturan, genç kızlarımızın ve kadınlarımızın, bu gelecek yazımında rol alması ise, ülkemizin gelişmesi için harcanan çabanın, iki katına çıkarılması demektir. Bu gözle bakıldığında, bir gelecek meselesi olan, siber güvenlik alanında, kadın çalışanların sayısını arttırmak, kadınların, sektörde daha fazla, varlık göstermelerini sağlamak ve bu alanda farkındalık oluşturmak, ayrı bir önem kazanacaktır. Şu bir gerçek ki; dijital dönüşüm insanlığa bugüne kadar sahip olmadığı nice değerli imkanlar sunuyor. Bilgiyi, mekandan bağımsızlaştırarak, daha kolay erişilebilir olması dolayısıyla fırsat eşitliğine katkı sağlıyor. Bugün dünyanın bilgisi avuçlarımızın içinde bulunuyor. Kütüphanelere açık erişim, müzelerin dijitale aktarımı, uzaktan eğitim gibi imkanlar, cinsiyet temelli kısıtlamaları ve zihinlere kazınmış bariyerleri aşmayı kolaylaştırıyor. Bununla beraber, dünya üzerinde üretilen bilginin katlanma süresinin giderek kısalması, rekabeti artırırken daha özverili çalışmayı zorunlu kılıyor. Vicdan ve merhamet sahipleri, teknolojiyi insanlığa yararlı olacak şekilde kullanarak hayat kalitemizi yükseltiyor. Madalyonun öteki yüzünde ise dürüstlük ve adaletten nasibi olmayanlar, sanal alemlerde karanlık ve tehlikeli alanlar oluşturuyor. İster reel, ister siber dünya olsun insanlık olarak kaydettiğimiz ilerlemeler, evrensel vicdani bir duruş ve etik kurallar çerçevesinde istikameti sağlamlaştırılmış bir gelişim olmalıdır. Gelişim ve ilerleme vahşi bir orman gibi değil, geçitleri belli, haritalandırılmış ve emniyeti sağlanmış bir park gibi olmalıdır" dedi.
Erdoğan, bu parkta, tüm vatandaşların her türlü güvenliğinden emin olarak ilerlenmesi gerektiğini vurgulayarak, "Gerçek dünyadaki suçlar ve hak ihlalleri için yaptığımız gibi sanal alem için de altyapı kurmak, teknoloji okur yazarı olmak ve tehdit edici unsurlara karşı her türlü savunmayı güçlendirmek için çalışmalıyız. Dolayısıyla, eğitimini aldığınız program kişisel verilerin korunmasından, toplumsal değerlere, aileye, çocuklarımıza kadar, aslında, yaşamın her alanını kapsıyor" ifadelerini kullandı.
Emine Erdoğan, gün geçtikçe önem kazanan bu sektörün kadınlar için de çok büyük bir potansiyel barındırdığına dikkati çekti. İlk büyük ölçekli bilgisayarı bir kadının geliştirdiğini, ilk gizli kodlama sistemini yine bir kadının yazdığını hatırlatan Erdoğan, "Sizler de siber güvenliğin ’süper kadınları’ olarak bugün ve gelecekteki hemcinslerinize, rol model teşkil ediyorsunuz. Genç kızlarımızın ve kadınlarımızın, ellerine emanet edilen geleceğimizi bir nakış gibi ince ince işleyerek, gelecek nesillere bırakacağına hiç şüphem yok. Zihinlerdeki prangalar kırıldıkça, kadın dirayeti ve zarafeti her alana taşındıkça, bilgi teknolojilerinde çığır açan bir ülke olmaya daha da yakınlaşacağız. Kadın eli değen dijital dönüşümün daha vicdanlı bir gelecek vadettiğine ve sanal alemin sayenizde herkes için daha güvenli olacağına yürekten inanıyorum" diye konuştu.
"81 ilde eğitim ve çalışmalarımıza devam ediyoruz”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ise, “Biz de bakanlık olarak hizmet ve destek yelpazemiz içerisinde, genç kadınların ekonomik hayata katılımlarına yönelik önemli projeler yürütüyoruz. İl müdürlüklerimizin koordinasyonunda finansal konuların ve risklerin anlaşılması, farkındalığın artırılması amacıyla “Finansal Okuryazarlık ve Kadınların Ekonomik Güçlenmesi Seminerleri” gerçekleştiriyoruz. Bu kapsamda 81 ilde 291 etkinlik ile 748 bin 856 katılımcıya ulaştık ve eğitim çalışmalarımıza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.